KUANTUM DÜŞÜNCE TEKNİĞİ

R.ŞANAL Menü

Sevgi ve Kainat

R.ŞANAL › Sevgi ve Kainat

Bütün kâinatlar ve insan, yüce yaratıcınım sevgisinden var edilmiştir. Bunu biz hem bir ön kabul olarak biliyoruz hem de evreni incelediğimizde görüyoruz.

Sevgi ve Kainat

Bütün kâinatlar ve insan, yüce yaratıcınım sevgisinden var edilmiştir. Bunu biz hem bir ön kabul olarak biliyoruz hem de insanı ve evreni incelediğimizde bu sonuca varıyoruz.

Şüphesiz ki, biz tanrının bizi nasıl ve neyle var ettiğini bilemeyiz. Ancak o bildirirse biliriz. Beyti Dost’un bütün öğretisinin temeli, tanrının bizi sevgisinden var ettiği gerçeğine dayalıdır. Bu temel üzerine çıkaracağımız sonuçlar, bize insanın ve kâinatın belli bir sebeple yaratıldığını gösterir. İnsan sevmek için yaratılmıştır.

İnsanı incelediğimizde onun tam bir bilgi ile mükemmel bir şekilde yaratıldığını görüyoruz. Ve diğer bütün varlıklar birbirleriyle tam bir uyum ve alışveriş içinde yaşıyorlar. Doğa ile insan, hayvanla doğa, insanlarla hayvanlar birbirlerine bağlı bir şekilde ve birbirlerinden yararlanarak yaşıyorlar. Bütün bu alışverişlerde canlılar birbirlerinin yararına iş görüyorlar.

Dünya da üzerinde insanların yaşayabileceği hale gelmesi için çok uzun süre hazırlanmıştır. Çeşitli evrelerden geçmiş ve sonunda yeşil örtüsüyle, denizleri ve atmosferiyle mükemmel bir ekosistem oluşmuştur.

Bütün bunlar belli ki bir şeylere hazırlık olsun diye bir alt yapı olarak hazırlanmış.

İnsanların davranışlarında da sürekli bir sevgi arama, yalnızlıktan ve sevgisizlikten korkma eğilimi görüyoruz. Hemen hemen bütün ilişkilerinin temel güdüsü, sevgi dolaşımını gerçekleştiremeye yönelik. Sevgi alıp verdiği zaman bedeni sağlıklı oluyor, enerjik oluyor, daha yapıcı ve üretici oluyor. Aksi durumda ise sanki pili biten bir makine gibi halsizleşiyor, karamsar ve yıkıcı oluyor.

İnsanlarda, özellikle çocuklarda hep bir araştırma isteği ve öğrenme açlığı vardır. Çocuk bir süre boyunca her gördüğü şeye, bu nedir, ne işe yarar, neden böyle diye sorarak ilgi gösteriyor. Fakat daha sonra biraz kendisi tembellik yaparak biraz da toplumun bu araştırma isteğini öldürdüğünü görerek bu eğitimi köreltiyor. Sonuçta insan ruhunda hep bir yeniyi öğrenme arzusu var.

Ayrıca iyilikten, güzel sözlerden, barıştan hepimiz hoşlanıyoruz. Günümüzde bütün bunlara karşı bir çekilme var. Böylesi durumlarda insanların yüzlerinde bir tebessüm, bir gevşeme oluyor. Aksi olaylar yaşanırken de yüzler geriliyor, kaşlar çatılıyor, eller titremeye başlıyor. Sanki yaşanılan o kötülükle insan doğasındaki iyilik arasında bir çatışma ve zorlama oluyor.

Uyumsuzluk ortaya çıkıyor.

Bütün bular, insanın da kâinatın da aynı özden, sevgiden ve iyilikten var edildiğini gösteriyor.

R.Şanal

Bu sayfa 25.10.2021 tarihinde eklendi. En son 25.10.2021 tarihinde güncellendi.


  • Ana Sayfa
  • Resimler
  • Videolar
  • Makaleler